Birds and buildings grubuyla tanıştım, (radyo dinlemenin faydaları) heyecanlandım. Burada kimse sözünü etmiş mi diye bakındım. Moog bey 2008'de bildirimde bulunmuş. Vallahi bravo dedim. Şöyle demiş:
Bu yıl içinde yayınlanmış olan oldukça ilginç bir albüm var Birds and Buildings grubunun Bantam to Behemoth isimli albümü, anca sıra geldi dinlemeye. Grup daha önce Deluge Grander ve Cerebus Efect gruplarının da klavyeciliiğini ve has adamlığını yapmış olan Dan Britton'un liderliğinde kurulmuş. Cerebus Efect'i duymuş ama dinleme fırsatım olmamıştı ancak Deluge Grander'in adı "August in Urals" albümünde yaptığı çok sağlam senfonik ve Canterbury karışımı işler ile beynimizin bir köşesine yerleşmişti.
Birds and Building'in Bantam to Behemoth albümüne gelirsek açılış parçasından itibaren şaşkınlığa düşeceğinizden eminim. Albüm zeuhl, senfonik ve Canterbury karışımı birşey. Özellikle ilk başlarda acaip zeuhl ritmleri göze çarpıyor sonra senfonik daha ağır basmaya başlıyor. Albümün geneline bakarsak Gentle Giant gibi karmaşık fakat Magma ve King Crimson gibi müzikal yoğunluk, cayır cayır, tükürüklü VDGG tarzı saksafon, mellotron patlamaları, hiperaktif bir davul partisi, biraz disko vuruşları ve yoğun bir akustik melankoli. Bu albüm sanırım çok zamanımı alacak ve zaman harcadığımıda değecek diye düşünüyorum. Tavsiye ediyorum...